İnsomnia olarak da adlandırılan uykusuzluk günümüzde; yoğun iş temposu, stres, yanlış beslenme ya da psikolojik etkenler gibi nedenlerle birçok kişinin sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Kişi bu rahatsızlığı yaşıyorken, uykuya dalmak ve uykuyu verimli bir şekilde devam ettirmek konularında güçlük çekmektedir. Uykusuzluğun fiziksel olduğu kadar psikolojik sonuçları da ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla göz ardı edilmeden müdahale edilmesi gereken bir olgu olarak karşımıza çıkar.
Çağımızın rahatsızlıklarından biri olan uykusuzluk problemi, çok sayıda insanda yoğun görülmesi ve günlük hayatı fazlasıyla etkilemeye başlaması nedeniyle bilimsel araştırmalara sıkça konu olmaktadır. Bilim insanları, bu probleme bir çözüm üretmek için özenli çalışmalar sürdürmekte ve çeşitli teoriler üreterek ortaya uykusuzluğu giderici bilimsel gerçekler çıkarmaktadır.
Örneğin, evin uyuduğumuz bölümünde televizyon bulundurulmaması gerektiği yönündeki önerme bu teorilerden biridir. Yine uyuduğumuz bölümdeki duvarların renklerinin daha sade ve rahatlatıcı renkler olarak tercih edilmesi gerektiği savunulmaktadır. Ayrıca uyumadan önce aşırı tok ya da aç olmamak da uykuya sağlıklı bir şekilde dalmamıza yardımcı olmaktadır. Düzenli bir spor hayatımızın olması vücudumuzu gevşeteceğinden gerginlikten uzaklaşmamızı sağlayacak; dolayısıyla uyku aşamasına geçmekte zorlanmamızı engelleyecektir. Uykudan önce tüketilen besinlerin içeriği de bu yönde oldukça etkilidir. Özellikle kafein içeren besinlerin, uyku saatlerinden hemen önce tüketilmemesi; gün içinde de belli bir düzeyde tüketilmesi ve bunda aşırıya kaçılmaması gerekmektedir. Belki de uygulanması en gerekli ve önemli unsur, kişinin zihnini temizlemesidir. Psikolojik olarak rahatlamış bir haldeyken uykuya geçme süresi hatırı sayılır bir şekilde kısalmaktadır.
Uykusuzluk problemi bakımından çözüme ulaşmak için izlenmesi gerektiği düşünülen tüm bu öneriler dikkate alınırken uykusuzluğun temelinde yatan unsur da göz ardı edilmemelidir. Çünkü uykusuzluk probleminin akut, nörolojik, psikiyatrik, kronik uykusuzluk gibi farklı türlerde nedenleri olabilmektedir. Farklı etkenlerle karşımıza çıkan uykusuzlukların her birinin çözümü için tek ya da aynı çözüm yoluna başvurulabileceğini söylemek çok da yerinde olmayacaktır. Dolayısıyla yukarıda sayılan yolların izlenmesi halinde verim alınamıyorsa, uykusuzluk probleminin temelinde yatan etkenin bulunması için işin uzmanından yardım alınmalıdır. Bu doğrultuda bilirkişi tarafından yapılan yönlendirmeler izlenerek verim alınabilecektir.
Çağımızın rahatsızlıklarından biri olan uykusuzluk problemi, çok sayıda insanda yoğun görülmesi ve günlük hayatı fazlasıyla etkilemeye başlaması nedeniyle bilimsel araştırmalara sıkça konu olmaktadır. Bilim insanları, bu probleme bir çözüm üretmek için özenli çalışmalar sürdürmekte ve çeşitli teoriler üreterek ortaya uykusuzluğu giderici bilimsel gerçekler çıkarmaktadır.
Örneğin, evin uyuduğumuz bölümünde televizyon bulundurulmaması gerektiği yönündeki önerme bu teorilerden biridir. Yine uyuduğumuz bölümdeki duvarların renklerinin daha sade ve rahatlatıcı renkler olarak tercih edilmesi gerektiği savunulmaktadır. Ayrıca uyumadan önce aşırı tok ya da aç olmamak da uykuya sağlıklı bir şekilde dalmamıza yardımcı olmaktadır. Düzenli bir spor hayatımızın olması vücudumuzu gevşeteceğinden gerginlikten uzaklaşmamızı sağlayacak; dolayısıyla uyku aşamasına geçmekte zorlanmamızı engelleyecektir. Uykudan önce tüketilen besinlerin içeriği de bu yönde oldukça etkilidir. Özellikle kafein içeren besinlerin, uyku saatlerinden hemen önce tüketilmemesi; gün içinde de belli bir düzeyde tüketilmesi ve bunda aşırıya kaçılmaması gerekmektedir. Belki de uygulanması en gerekli ve önemli unsur, kişinin zihnini temizlemesidir. Psikolojik olarak rahatlamış bir haldeyken uykuya geçme süresi hatırı sayılır bir şekilde kısalmaktadır.
Uykusuzluk problemi bakımından çözüme ulaşmak için izlenmesi gerektiği düşünülen tüm bu öneriler dikkate alınırken uykusuzluğun temelinde yatan unsur da göz ardı edilmemelidir. Çünkü uykusuzluk probleminin akut, nörolojik, psikiyatrik, kronik uykusuzluk gibi farklı türlerde nedenleri olabilmektedir. Farklı etkenlerle karşımıza çıkan uykusuzlukların her birinin çözümü için tek ya da aynı çözüm yoluna başvurulabileceğini söylemek çok da yerinde olmayacaktır. Dolayısıyla yukarıda sayılan yolların izlenmesi halinde verim alınamıyorsa, uykusuzluk probleminin temelinde yatan etkenin bulunması için işin uzmanından yardım alınmalıdır. Bu doğrultuda bilirkişi tarafından yapılan yönlendirmeler izlenerek verim alınabilecektir.