Nöbetçi öğrencilerin görevleri nelerdir ?

Sevval

New member
Nöbetçi Öğrencilerin Görevleri: Bir Hikâye Üzerinden Anlatım

Bugün sizlerle, okulda nöbetçi öğrenci olmanın ne demek olduğunu ve bunun aslında ne kadar değerli bir görev olduğunu anlatan bir hikaye paylaşmak istiyorum. Hepimizin öğrenci olduğu zamanlarda, belki de ilk kez sorumluluk taşımanın ne kadar önemli olduğunu fark ettiğimiz anlar vardır. O anlardan birini, okul nöbetçi öğrencisinin görevleri üzerinden anlatmak istiyorum. Bu hikaye, nöbetçi öğrencilerin sorumlulukları ve insan ilişkilerinin gücünü iç içe işleyen bir anlatı olacak. Gelin, birlikte bir göz atalım.

Hikaye: Görev, Sorumluluk ve İnsanlık

Bir zamanlar, Anadolu’nun küçük bir kasabasındaki ilkokulda, iki yakın arkadaş, Burak ve Elif, aynı sınıfta okuyorlardı. Her ikisi de farklı karakterlere sahipti. Burak, her zaman çözüm odaklı, mantıklı bir gençti. Başına bir problem geldiğinde hemen çözüm arar, adım adım stratejik bir plan yaparak harekete geçerdi. Elif ise tam tersi bir kişiydi. Herhangi bir sorunu çözmek yerine, etrafındaki insanların duygularına odaklanır, empati kurarak herkesin kendini iyi hissetmesini sağlardı. Ancak bir gün, bu ikisi, hayatlarında önemli bir deneyim yaşayacaklardı: Nöbetçi öğrenci olmak.

Okulda nöbetçi olmak, her gün belirli saatlerde okulun disiplinini sağlamak, öğrencilerin güvenliğini kontrol etmek ve öğretmenlerin yokluğunda sınıflara göz kulak olmak anlamına geliyordu. Her nöbetçi öğrenci, görevini yerine getirmek için bir dizi sorumluluk taşır, bu sorumlulukları yerine getirirken bazen oldukça zorlayıcı anlarla karşılaşırdı. Burak ve Elif’in nöbetçilik hikayesi de tam böyle bir dönemde başladı.

Burak’ın Stratejik Yaklaşımı: Her Şey Planlı Olmalı

Bir sabah, öğretmenleri onları çağırıp nöbetçi öğrencisi olduklarını duyurduğunda, Burak hemen görevine nasıl daha verimli bir şekilde yaklaşabileceğini düşünmeye başladı. “Bu işi nasıl daha hızlı ve düzgün yapabilirim?” diye sorguladı. O sırada yanında durduğu Elif, sakin bir şekilde gülümsedi ve “Bence önce öğrencilerin nasıl hissedeceklerini düşünmelisin,” dedi. Burak, Elif’in yaklaşımına pek anlam veremedi, ancak yine de başına gelecekleri görmek için sessiz kaldı.

O gün okulda, Burak genellikle öğrencilerin dağılmaması için dikkatli bir şekilde yönlendirmeler yaptı. Okulun her köşesini dikkatle kontrol etti. Öğrenciler koridorlarda koşarken, Burak hemen onların yanına gitti ve nazikçe, ama kararlı bir şekilde durmalarını söyledi. Olayı daha fazla büyütmeden çözmeye çalıştı, çünkü Burak, problemleri çözmeye yönelik adımlar atmayı, hemen sonuç almayı severdi.

Fakat bir süre sonra Burak, öğrencilerin biraz gergin ve isteksiz olduğunu fark etti. Onlar sadece doğruyu yapmadıkları için Burak'ın yaklaşımından memnun değildiler. Burak bir an düşündü, ama sonra işin stratejik kısmına odaklanarak “Başarı, sadece sorunun çözülmesi değil, aynı zamanda öğrencilerin bunu kabul etmesidir,” diye kendi kendine söyledi.

Elif’in Empatik Yaklaşımı: İnsanları Dinlemek

O sırada Elif, daha farklı bir yol izliyordu. O, okulun avlusunda bir grup öğrenciyi izlerken, onları rahatsız etmeyen, ama onların da rahat hissetmesini sağlayan bir yaklaşım benimsemişti. Öğrenciler arasındaki gerginlikleri fark ettiğinde, hemen onların yanına gitti ve nazikçe bir konuşma başlattı.

“Evet, sizler de bugün burada nöbetçisiniz, değil mi? Neler hissettiniz?” dedi. Öğrenciler, bir anda biraz rahatladı ve “Biraz zorlanıyoruz, biraz bunalıyoruz ama…” dediler. Elif, dinleyerek, öğrencilerin endişelerini dile getirmelerine olanak sağladı ve onlara daha empatik bir şekilde yaklaşarak, onları ne hissettikleri konusunda daha fazla konuşturmaya başladı. Her birinin içindeki kaygıları dile getirmesi, Elif'in görevini çok daha etkili hale getirdi.

Elif’in empatik yaklaşımı, Burak’ın stratejik yaklaşımından farklıydı, ancak her ikisi de görevlerini yerine getirmeyi başardı. Elif, sadece öğrencilerin güvenliğini sağlamakla kalmadı, aynı zamanda onların duygusal iyilik hallerini de önemseyerek, nöbetin etkili olmasına katkıda bulundu. Bu, zamanla okulda büyük bir fark yaratmaya başladı. Öğrenciler sadece kurallara uymakla kalmıyor, aynı zamanda birbirlerine daha anlayışlı ve saygılı bir şekilde yaklaşıyorlardı.

Sonuç: Nöbetçilik ve İnsan İlişkileri

Burak ve Elif’in hikayesinden çıkarabileceğimiz en önemli ders, nöbetçi öğrencilerin görevlerinin sadece düzeni sağlamak olmadığının, aynı zamanda insanların duygularını göz önünde bulundurarak, bir topluluğu oluşturmanın ne kadar önemli olduğunun altını çizmektir. Burak, stratejik düşünme ve çözüm odaklı yaklaşımıyla öğrencilerin güvenliğini sağladı, ancak Elif’in empatik yaklaşımı, okuldaki dayanışmayı ve huzuru artırdı.

Bundan dolayı nöbetçi öğrenciler sadece sorumluluk taşıyan değil, aynı zamanda toplumları oluşturan birer bireydir. Hem strateji hem de empatiyle, birbirini tamamlayan bu iki yaklaşım, aslında nöbetçiliğin içindeki görevlerin özüdür. Ne olursa olsun, okulda nöbetçi olmak sadece bir görev değil, bir deneyimdir; hem okul için, hem de birey olarak kendimiz için.

Siz de Nöbetçi Olmuşsunuzdur, Peki Nasıl Bir Deneyimdi?

Hikayeyi okurken, belki de sizin de aklınızda bir nöbetçi öğrencisi olarak geçirdiğiniz o günler gelmiştir. Yorumlarınızı duymak için sabırsızlanıyorum. Sizce, nöbetçi olmanın öğrenciler için anlamı nedir? Stratejik yaklaşımlar mı daha etkili olur, yoksa empatik bir tutum mu? Sizin hikayenizde hangisi daha belirleyiciydi? Yorumlarınızı paylaşın, hep birlikte konuşalım!